28 Ağustos 2011 Pazar

KADIN KATLİ ÜZERİNDEN ÖRNEKLENEN ERKEK CİNNETLERİ

 
Medyada her gün kadınlara dönük en az iki tane cinayet vakası yer alıyor.

Bu konuda yapılan bazı araştırmalar 2003 den beri bu cinayetlerdeki artışı ispatladığı halde "evvelden de vardı, şimdi daha çok görünüyor” kolaycılığı ile geçiştirmeye kalkılamaz

Neredeyse öldürülen günlük kadınlar listesi tutulacak biçimde artan bu sosyal gerçeğin, sadece iyi-kötü, doğru -yanlış insan gibi ahlaki ikilemlere sığmayacak kadar çok boyutlu olması, çözümü için doğru okunması gerektiğini de gösteriyor.

Yoksulluk ve cehaletin yanı sıra iletişim çağının hızla değişime uğrattığı normların yok olması, yerine yenilerin aynı hızla gelmemesi de bu konudaki önemli etkenlerden biri.

Şu veya bu kişisel gerekçeyle işlenen bu cinayetlerin, sürekli uyardığı zihinlerde, aynı açmazı yaşayanların kimisinde empatik etkileşimle çözüm yolu gibi algılanabilirken kimilerince de
kanıksanarak kendinden beslenen bir durum yaratıyor.
 
Kamu dikkatini devamlı meşgul eden ve aynı bireysel ve sosyal açmazları içeren bu davranış örnekleri kısa bir sürede kendi göreneğini de yaratarak adeta yol gösterici olabiliyor.

Geçmişe oranla olan bitenden daha çok haberdar olunduğu günümüzde, algılama ve anlamlandırma yetersizliğine, cehalet ve türlü yoksunluklar eklenince, kimi ilişkilerdeki en masum ayrılma isteği bile cinayetle sonuçlanabiliyor.

Eşi, eski eşi, nişanlısı, sevgilisi üzerinden modellenen “kadın” algısı, çeşitli uyaranlarla anlaşılamayan, baş edilemeyen ve söz geçirilemeyen bir varlığa dönüşen erkek zihni, ucu kendi namusuna dokunan ciddi bir korku üretiyor.

Pek çok alanda olageldiği gibi, kadın erkek ilişkilerinde de, gelişmemiş rasyonelliğin yerini duygusal ve içgüdüsel tepkilerin almasıyla ortaya çıkan şiddet eğilimi, cehalet ve yoksullukla birleşince devreleri karışarak kontrolü kaybeden aklın, kendini ve etrafındakileri ortadan kaldırma refleksine dönüşen cinnet olgusu kaçınılmaz hale geliyor.

Çözüm için kuvvetli bir kamuoyu protestosu yaratmak, rasyonel ve ciddi uygulamalara dayanan önlemleri yaşama geçirmekle sağlanabilir.

Vakaların günlük duyurusuyla kendi gerçeğinin reklamını yaparak büyüyen bu sorunun halli için, birey eğitiminin ve korunmasının sağlanması kadar kitlelere sorunu kanıksatmadan çift taraflı empati yaratarak eş zamanlı etkileyecek sosyal reklamların oluşturulması önem kazanıyor.

Bu sosyal sorumluluk alanına sermaye ve akıl desteği sağlamak da devlet kadar sivil toplum insiyatifiyle de gerçekleştirilebilir.

Sevgi Özkan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder