1 Mart 2014 Cumartesi


Kurallara uymayanlar toplumunda “Demokrasi”nin düzeyi ne kadar yükseltilebilir ki?                     

 

Kurala uymamanın çoğunluk tarafından yaşam kuralı haline getirildiği toplumda demokrasinin sürdürülmesi de zorlaşıyor. Zira demokrasi birinin hakkını ötekine karşı koruyarak bir arada yaşamayı sağlayan kurallar bütünüdür.

Bireysel hakların çiğnenmeden birlikte yaşamayı sağlayan demokratik normlar da, uyulması gereken kuralların içselleştirilmesiyle oluşan davranış biçimlerini yansıtır.

Kurallara uymama ve kendi hak hukukunu kendi tayin etme davranışlarının en önemli rol örneğini ülkenin yönetim kadrosu oluşturacağından onların kurallara uymaları toplumun genel ahlakını etkileyen örnekler olarak çok önemlidir. Yönetim krizi oluştuğunda,

Yönetimi ellerinde tutanlar, ülkenin çıkarlarından önce kendilerini korumak için kendine bağlı güçler oluşturduklarında kurallar bozulacağı için o yönetimlerin sonunu da çoğunlukla bu aşırı yetkilendirilmiş güçlerin kural dinlemeyen inisiyatifleri getirir.

Genellikle kendilerine ait güvenlik barajlarının kendi üstlerine yıkılmasıyla sonlanan bu yönetim eğilimi diktatörler oluşturmakla kalmaz oluşturulan diktatörün yok edilmesiyle sonlanır.

Devletin gücünü oluşturan yasama, yürütme, yargı gibi kuvvetler ayrılığı, ülkenin ve toplumun varlığının korunmasını sağlamak için  oluşturulduğu için, hepsini tek bir gücün elinde toplamak da, demokratik topluma veda etmek anlamına gelir.

Sığ düşüncelerin sığ ifadesinden oluşan sığ algıların sığ ortak akılları demokrasi, özgürlük, hak hukuk kültürünü de sığ düzeyde yaşatarak demokrasinin gelişmesini önler.
Sevgi Özkan

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder